Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Bozbey: “Konut hakkı temel bir insan hakkıdır”

Bursa Büyükşehir Belediyesi, Bursa Kent Konseyi, Bursa Planlama Ajansı ve Yerel Reform Girişimi Derneği iş birliğiyle düzenlenen “Yerel Reform Buluşmaları” panelinde konut meselesi tüm boyutlarıyla ele alındı. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, “Konut hakkı, tıpkı eğitim ve sağlık gibi temel bir insan hakkıdır” dedi.

Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Yerel Reform Buluşmaları” paneline Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve bakanlık görevlerinde bulunan Yerel Reform Girişimi Derneği Başkanı Murat Karayalçın, CHP İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren, Kent Konseyi Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Gül Sayan Atanur, kamu kurum ve kuruluşları ile STK’lar, akademisyenler ve vatandaşlar katıldı.

“Konut, insan onuruna yakışır bir yaşamın temelidir”

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, panelin açılış konuşmasında konut hakkının temel bir insan hakkı olduğunu vurgulayarak, sağlıklı, güvenli ve erişilebilir bir konutta yaşamanın insan onuruna yakışır bir hayatın temeli olduğunu belirtti. “Konut, yalnızca dört duvar ve bir çatıdan ibaret değildir” diyen Başkan Bozbey, “Konut, bir insanın yaşamını sürdürebileceği, güven içinde yaşayabileceği, çocuklarını büyütebileceği, mahallesinde kök salabileceği bir yuva demektir” ifadelerini kullandı.

“Konut, ticari bir meta haline getirilemez”

Konutun ticari bir meta haline getirilmesini eleştiren Başkan Bozbey, “Anayasa’mızın 57. Maddesi, devletin konut ihtiyacını karşılayacak tedbirleri alması gerektiğini ifade ederken, Birleşmiş Milletler ise konutu, ‘Yaşamaya elverişli, insana yakışır ve erişilebilir bir hak’ olarak tanımlıyor. Ancak ne yazık ki bugün ülkemizde, barınma hakkının temel bir insan hakkı olmaktan çıkıp yalnızca belirli bir kesimin erişebildiği bir lüks haline geldiğini görüyoruz. Sosyal konut yetersizliği, plansız yapılaşma ve yaşam şartlarının ağırlaşması, özellikle dar gelirli vatandaşlarımız için konut edinmeyi zorlaştırmaktadır. Oysa konut hakkı, tıpkı eğitim ve sağlık gibi temel bir insan hakkıdır ve yalnızca alım gücü yüksek olanların erişebildiği bir ayrıcalığa dönüşmesini kabul etmiyoruz” diye konuştu.

“Konut meselesi, sosyal bir hak olarak ele alınmalıdır”

“Ekonomik kriz, enflasyon ve kentsel dönüşüm süreçlerindeki adaletsizlikler nedeniyle konuta erişimin her geçen gün daha da kısıtlandığını” belirten Başkan Bozbey, “Ev sahibi olmak bir ayrıcalığa, kiracı olmak ise bir belirsizliğe dönüştü. Günümüzde kira fiyatlarının hızla yükseldiği, insanların yaşadığı mahallelerden uzaklaşmak zorunda kaldığı, güvencesizliğin hakim olduğu bir tablo ile karşı karşıyayız. İşte tam da bu yüzden konut meselesi piyasa dinamiği olmaktan çıkarılıp, sosyal bir hak olarak ele alınmalıdır. Kentler çıkar amaçlı değil, insan için, yaşam için, gelecek için planlanmalıdır” dedi.

Yerel yönetimlerin konut politikalarında önemli rol oynadığını da belirten Bozbey, “Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak konut politikalarını adil, erişilebilir ve sürdürülebilir bir zemine oturtmak için çalışıyoruz. Bursa’mız, Türkiye’nin en hızlı büyüyen kentlerinden biridir. Bu büyümenin planlı bir şekilde gerçekleştiğini söylemek mümkün değil. Maalesef ki bizim kentimizde de kaçak yapılaşma oranı oldukça yüksek. Bugüne kadar bütüncüllükten uzak ele alınan kentsel dönüşüm politikaları, yeşil alanların ve sosyal donatı alanlarının yetersizliği, sağlıklı konutlara erişimi zorlaştırmıştır” dedi.

“Kentsel dönüşüm süreçleri şeffaf ve katılımcı bir anlayışla yürütülmeli”

Kentsel dönüşüm süreçlerinin şeffaf ve katılımcı bir anlayışla yürütülmesi gerektiğini vurgulayan Başkan Bozbey, “Kentimizin geleceğini planlarken, dönüşüm süreçlerini şeffaf ve katılımcı bir anlayışla yürütmek zorundayız. İnsanları mağdur eden, onları yaşadıkları yerlerden koparan yaklaşımlar yerine, herkesin hakkını koruyan, sosyal adaleti gözeten bir dönüşüm anlayışını hayata geçirmeliyiz. Bursa’mızda da Doğanbey TOKİ konutları gibi kötü örnekler var. Biz, kent dokusunu ve yaşam kalitesini göz ardı eden projelere geçit vermemeye kararlıyız” şeklinde konuştu.

Konut üretirken göz ardı edilemeyecek en önemli gerçeğin deprem olduğunu hatırlatan Başkan Bozbey, “Bursa, birinci derece deprem kuşağında yer alıyor ve bu bilinçle hareket etmek zorundayız. Yeni konut üretiminde depreme dayanıklılığı esas alıyor, mevcut yapı stokunu güçlendirmek için çalışmalar yürütüyoruz. Mahallelerin yok edilmediği, doğanın ve kültürel mirasın korunarak büyüdüğü bir Bursa hayal ediyoruz. ve bu hayali gerçekleştirmek için kentimizin tüm dinamikleriyle birlikte çalışıyoruz” dedi.

“Yeni Batıkent’lere ihtiyaç var”

Yerel Reform Girişimi Derneği Kurucu Başkanı Murat Karayalçın, Türkiye’nin konut sorununa dikkat çekerek, “Yeni Batıkent’lere, yeni Dikmen Vadilerine ihtiyaç var” dedi. Karayalçın, “Türkiye bir konut krizi yaşıyor. Bu kriz, enflasyonun temel taşıyıcısı haline geldi” derken, konut sorununa çözüm olarak kentsel toprak reformunun yapılması ve yeni bir kentleşme siyasetinin izlenmesi gerektiğini vurguladı.

“Dar gelirli aileler için yeterli konut üretimi yok”

TOKİ’nin dar gelirli aileler için yeterli konut üretimi yapmadığını belirten Karayalçın, “TOKİ’nin toplam imalatının sadece yüzde 3’ü dar gelirli ailelere veriliyor. Türkiye’de konut piyasasında sadece toplumun yüzde 35’i için üretim yapılıyor” diye konuştu.

“Konut hakkı, toplumsal adaleti güçlendirir”

Bursa Kent Konseyi Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Gül Sayan Atanur da konut hakkının sadece fiziksel bir barınma ihtiyacını karşılamakla sınırlı olmadığını belirterek, “Konut hakkı aynı zamanda bireylerin yaşam kalitesini artıran, toplumsal adaleti güçlendiren ve sürdürülebilir kentleşmenin temelini oluşturan bir haktır” dedi. Atanur, konut hakkının kolektif bir sorumluluk olduğunu ve çözüm için işbirliği gerektiğini vurguladı.

Konuşmaların ardından program panelistlerin sunum ve konuşmalarıyla devam etti. – BURSA

Related Posts

Tatil fiyatlarında İspanya’yı geçtik

Artan maliyetlerle birlikte her yıl Euro bazında fiyat yükselten turizm sektörü, temmuz ağustos dönemi fiyatlarıyla İspanya’yı da geri bıraktı. Geçen yıl İspanya Türkiye’ye kıyasla iki kat fazla turizm geliri elde etmişti.

Özelleştirme İdaresi’nden 2 ildeki 3 taşınmazın satışına onay çıktı

Özelleştirme İdaresi’nden 2 ildeki 3 taşınmazın satışına onay çıktı

ChatGPT para basıyor: İşte yıllık getirisi

OpenAI şirketi, sahibi olduğu ve dünyada en çok tercih edilen yapay zeka platformu ChatGPT üzerinden ne kadar gelir elde ettiğini ilk kez açıkladı.

8 yıl geçti kamuda taşeron bitmedi

AKP’nin gerçekleşmeyen vaatlerinden biri de taşeron uygulamasının bitirilmesi oldu. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Kamuda taşeron kalmayacak” sözlerinin üzerinden 8 yıl geçti. Kamu hâlâ güvencesiz, asgari ücretle çalışan işçilerle dolu.

Asgari ücrete ara zam yapılacak mı? İşte iktidar kanadından gelen son kulis bilgisi

Milyonlarca çalışan asgari ücrete zam haberini beklerken gözler yeniden bakanlık kaynaklarına çevrildi. Ancak son açıklamalar, ara zam beklentisi olanları büyük oranda hayal kırıklığına uğrattı. Asgari ücrete yapılan ocak zammı ilk 6 ay içinde hızlı …

Gıda işletmelerinde artık mecburi! 81 ilde birden başladı

Tarım ve Orman Bakanlığınca gıda güvenliğinin sağlanması ve tüketici menfaatinin en üst düzeyde sağlanması amacıyla 29 Mayıs.2025 tarihinde Gıda İşletmelerinde Karekod Uygulaması Usul ve Esasları yayımlandı. Bu usul ve esaslara göre toplu tüketim ve …